Anadolu'nun kadim kenti Hatay
Güzergah: İzmir’den Direk Uçuş
Gezi Tarihi: 8-10 Ekim 2018
Çağlar boyunca medeniyetlerin yerleşim bölgelerinden biri olmuş Hatay, Anadolu’nun en kadim topraklarından biri olarak bugün de farklı medeniyet ve kültürlerin birleşimi sayesinde yaşamını sürdürüyor. Buradaki farklı dinlerin, etnik grupların nasıl bir uyum içinde bir araya geldiği beni Hatay’da en çok etkileyen noktaların başında geldi. Türkler, Araplar, Kürtler, Süryaniler (Hristiyan Araplar) ve Ermeniler birbirlerinin kardeşi burada. Kimsenin kökenine, ulusuna, dinine bakılmıyor. Bunu Hatay’a gelir gelmez hissediyorsunuz. Bu etnik gruplar ve farklı dinden insanlar halen bu kültürlerini sürdürerek şehirde yaşamaya devam ediyor. Bu da kültürel anlamda sınırsız bir zenginlik ortaya çıkartmış.
Kent köklü bir yerleşim alanı olarak farklı dönemlerde birçok medeniyete ev sahipliği yapmış. Bu medeniyetler arasında Hititler, Mısırlılar, Urartular, Asurlular, Persler, Roma İmparatorluğu, Emeviler, Abbasiler, Selçuklular ve Osmanlılar sayılabilir. Her hakimiyet dönemi Hatay halkında değişiklikler meydana getirmiş ve şehrin zengin kültürü de böylece oluşmuş.
Hatay insanı son derece sıcak, hoşgörü ortamında büyüyen Hataylılar bu kültürlerini insani ilişkilere de yansıtıyor. Hiç tanımadıklarına karşı sanki yıllardır tanıyorlarmış gibi içten davranıyorlar. Hatay’ın en sevdiğimiz yönlerinden biri bu oldu. Ayrıca şu anda Türkiye’nin tam tersine içki içmek ayıp değil. Kapısının önünden geçtiğimiz antikacı şarap, alışveriş yapmaya girdiğimiz kumaşçı boğma incir rakısı ikram etti, hatta rakı kalmayınca, dükkan sahibi oğluna telefon ederek rakı getirmesini istedi.
Kadim Şehrin Mükemmel Lezzetleri
Hatay Mutfağı
Hatay’ın bu etnik köken ve farklı inanç çeşitliliğinin etkileri şehrin mutfağında da aynen görülüyor. Türkiye’ye gastronomi açısından çok büyük katkılar sunuyor. Kent mutfağı şehirde son derece önemli bir yere sahip, bunu bilerek geldik. Hatta gezinin hedefi şehri tanımak olduğu kadar mükemmel lezzetlerinden de tatmaktı. Etlerini, humusunu ve özellikle de künefesini bilmeyen yoktur. Burada künefe yedikten sonra bir daha yaşadığın şehirde yiyemezsin, zevk vermez.
Buraya gelip de yemeden dönmemeniz gereken lezzetler: Tepsi kebabı, kağıt kebabı, oruk kebabı (farklı bir içli köfte), belen tava, İbrahim Usta‘da bakla ezmesi ve humus (Vedat Milor bile hayran kalmış bu küçük dükkana), hem yiyip hem içebileceğiniz meşhur zahter, biraz şehrin dışındaki Hatay Kule Restaurant’da ve Çınaraltı’nda künefe. Bu arada ünü sınırlarını aşmış fast food Hatay döneri.
Kültürün Önemli Bir Parçası
Mozaik ve Hatay Müzesi
Heme Hatay Müzesinin çatısını oluşturan mozaikler hem de Kurşunlu Han’da yapılan mozaik eserler şehrin kültüründe önemli bir yer tutuyor.
Hatay Müzesini gezerken mozaiklere hayran olmamak elde değil. Burası zaten dünyanın en büyük mozaik müzesi. Burada başta Hatay olmak üzere Harbiye, Narlıca, Güzelburç, Samandağ ve çevresinde yapılan kazılar sonucu çıkartılan ve koleksiyonu tamamlayan mozaikler bulunuyor. Kimisi metrekarelerce yer tutuyor. Gerçekten ihtişamlı eserler. Bunlar MS 2 ila 5. yüzyıllar arası bölgede yaşayan Roma ve Bizans dönemlerine ait mozaiklermiş.
Osmanlı döneminde inşa edilen tarihi Kurşunlu Handa da sanatçılar tarafından mozaik eserler yapılıyor. Orada bu sanat dalında uzun yıllardır çalışan bir sanatçıyla konuştuk ve bir mozaik satın aldık. Bu sanatın bir miras olduğunu dile getiriyorlar. Atölyedeki eserler gerçekten görmeye değer.
